İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları
ISBN 975-6857-02-1
Eğitim
-
Eğitimin amacı, öğrenciye bilgi aktarmaktan çok, bilgiye ulaşmanın yollarını ve bilimsel
yöntemleri öğretmek olmalıdır. Öğrenci, ortaöğretimi bitirdiğinde kendi kendine öğrenebilmeli,
araştırabilmeli, düşünebilmeli, sorunlara özgün çözüm üretebilmelidir. (s.14)
-
Oysa soru sormasını öğrenmek eğitimin en önemli öğesidir. (s.217)
Matematik
- Matematik, neyin neden doğru olduğunu anlama sanatıdır. (s.165)
Tutuculuk (ve değişim)
- İnsanlar genellikle yeniliklere karşı direnirler. Tutuculuğun insanın doğasında olduğuna
inanıyorum. İnsanlar nasıl kulaklı, burunlu, kaşlı, gözlü doğarlarsa, aynı zamanda da tutucu
doğarlar. Tutuculuk, bir bakıma, kendini koruma içgüdüsünün bir dışavurumudur, yani ölmemek
için, yaşamak için gerekli olan (en azından gerekli olduğu sanılan) bir tavırdır. Kuşaklar
arasında her zaman var olan ve umarım her zaman var olacak olan kavga da bundan kaynaklanmaz mı
zaten? Ve bir insanın (örneğin bir sanatçının, bir bilimcinin, hatta hatta karı kocadan, ana
babadan birinin) kendini yenilemesi, değişmesi, kendini aşması işte bu tutuculuk yüzünden zor
değil midir? (s.88)
Matematikçi Fıkrası
Üç mühendis göklerde balonla gezinirlerken, fırtına kopmuş, rüzgar balonu sürüklemiş. Mühendisler
kaybolmuşlar. Bir evin üstünden geçerken balkonda pinekleyen bir adam görmüşler. İçlerinden biri
adama seslenmiş,
- Bayım, bayım, demiş, nerede olduğumuzu biliyor musunuz?
Balkondaki adam düşünmüş, düşünmüş, düşünmüş, neden sonra,
- Evet, demiş.
- Neredeyiz o zaman? diye sormuşlar mühendisler merakla.
Bizimki gene düşünmüş, düşünmüş, düşünmüş,
- Evimin tam üstündesiniz! demiş.
Mühendisler teşekkür edip kendi başlarının çaresine bakmak üzere uzaklaşmışlar. Mühendislerden biri
arkadaşlarına dönüp,
- Adam matematikçi, demiş.
Arkadaşları,
- Nerden anladın? diye sorduklarında
-Besbelli, demiş. Bir, çok düşündü. İki, dediği doğruydu. Üç, dediği hiçbir işimize yaramadı. (s.80)